Sign In

Cilt Kanseri Belirtileri ve Tedavisi

Cilt Kanseri Belirtileri ve Tedavisi


Kategori: Sağlık Rehberi > Dermotoloji, Genel Cerrahi

Cilt kanseri birçok farklı nedenden dolayı görülebilmektedir. Fakat güneş ışınlarının zararlı etkilerinden korunamamak ya da uzun uzun süre güneş ışınlarına maruz kalınması en önemli cilt kanseri sebepleri arasındadır.

Vücudumuzda UV ışınlarının en çok etkilediği alanlar baş, boyun, yüz ve eldir. Bu nedenle bu bölgelerde cilt kanseri daha çok görülmektedir. Ancak genital bölge gibi hiç güneş ışına maruz kalmayan bölgelerde de bu kansere rastlamak mümkündür. Bu kanser türü; şişkinlik, yara, leke, kızarıklık gibi belirtiler ile ortaya çıkmaktadır. Cilt kanserinin erken dönemde tedaviye başlanabilmesi için kişilerin vücutlarının belirli dönemde kontrol edilmesi gerekmektedir. Bu belirtilere benzer durumlar ile karşılaşılması durumunda doktora başvurulması gerekmektedir.

Cilt Kanseri Nedir?
Vücudumuzdaki en büyük organlardan olan derinin birçok çeşitli görevi bulunmaktadır. Fakat cildi oluşturmakta olan hücrelerin, olağan dışı bir şekilde büyümesi cilt kanserine sebep olmaktadır. En çok cilt kanseri görülen kişiler ise; açık tenli, benli, uzun süre güneşe maruz kalan ve güneş yanığı hikayesi olan kişilerdir. Cilt (deri) kanseri, en çok görülen kanser türleri arasında yer almaktadır. Ancak ciltte oluşan leke veya yaraların tespit edilmesi sonucunda cilt kanseri nedenleri ve tedavisi mümkündür.

Cilt Kanseri Türleri Nelerdir?
Cilt çeşitli tabakalardan oluşan bir dokuya sahiptir. Cilt kanseri de bu dokulardaki kanserli hücrelere bağlı olarak üç farklı türe ayrılmaktadır. Bazı cilt kanserlerinin tedavisi daha kolayken bazıları da hayati tehlikelere sebebiyet verebilmektedir.

Bazal Hücreli Kanser: Ciltte en üst katmanda yer alan epidermisin bazal hücrelerinde görülebilen bir kanser türüdür. Bu tür en çok görülen kanser türüdür. Vücudun güneşe maruz kalan bölümlerinde görülmektedir. Genelde 50 yaş üstü açık tenli erkeklerde görülmektedir. Bu kanser türü; parlak kabarıklık, açık yaralar ve kırmızı lekeler gibi belirtileri göstermektedir. Bu durumlar, yaraların kaşınmasına, kabuk bağlamasına ve kanamasına sebep olmaktadır.
Skuamöz Hücreli Kanser: Cildin dış ve orta katmanlarında bulunan skuamöz hücrelerinde gelişen bir kanser türüdür. Solaryum gibi makineler veya güneş ışınlarına sıklıkla maruz kalınması durumunda boyun, saç derisi ve ellerde görülebilmektedir. Daha önce cilt kanseri öyküsü olan, bağışıklığı zayıf, açık tenli ve 50 yaş üstü kişilerde bu kanser türüne yakalanma riski yüksektir. Ayrıca bazı hastalıklardan sonra da bu rahatsızlık görülebilmektedir. Skuamöz hücreli kanserin belirtileri genital bölge gibi vücudun güneşle temas etmeyen yerlerinde görülebilmektedir. Bu rahatsızlık lenf bezlerine ve iç organlarına yayılabildiğinden dolayı erken tedavisi büyük önem taşımaktadır.
Melanom: Bu kanser türü cilt kanser türleri arasında görülme riski en az olan kanser çeşidi olsa da cilt kanserleri içinde en tehlikeli olandır. Melanist cilde rengini veren hücrelerdir. Bu hücrelerin kötü huylu olarak çoğalması kansere sebebiyet vermektedir. Erken teşhis edilememesi durumunda diğer organlara yayılan Melanom, sadece güneş ışınlarına maruz kalınması nedeni ile ortaya çıkmaz. Genetik yapı sonucunda da bu kansere yakalanılır. Vücutta genellikle siyah veya kahverengi lekeler şeklinde görülebilir. Fakat pembemsi veya mavi lekeler şeklinde de görülebilmektedir. Melanom, vücudun herhangi bir yerinde ortaya çıkabilmektedir.
Cilt Kanseri Nedenleri
Birçok faktör cilt kanseri nedenleri arasında gösterilebilmektedir. Bu durumları genel olarak sıraladığımızda ise;

  • Güneş yanığı geçmişinin olması ve tekrarlaması,
  • Uzun süre korumasız bir şekilde UV ışınlarına maruz kalmaz,
  • Çilli, açık tenli ya da kızıl saçlı bir görünme sahip olmak,
  • Yüksek rakımlı ya da güneşli iklim bölgelerinde yaşamak,
  • İş hayatını dışarıda sürdürmek zorunda kalmak,
  • Vücudun herhangi bir bölümünde çok fazla ben olması,
  • Kişi ya da aile bireylerinin cilt kanseri geçirmiş olması,
  • Bağışıklık sisteminin zayıf olması,
  • Yoğun bir şekilde radyasyona maruz kalınması,
  • Uzun bir zaman arsenik, kömür katranı vb. gibi kimyasallara maruz kalınması,
  • Vücutta uzun yıllar iyileşmeyen açık yaraların bulunması,
  • Sigara içmek ya da yaşlanmak,
  • Organ nakli olunması,
  • Bazı cilt hastalıklarının görülmesi
  • Cilt bakım ürünleri, bazı ilaçlar ve hastalıklar sebebi ile UV ışınlarına karşı duyarlı hale gelişmesi cilt kanseri riskini artırmaktadır.

Cilt Kanseri Belirtileri Nelerdir?
Cilt kanseri erken müdahale edildiğinde başarılı sonuç gösteren bir kanser türüdür. Genellikle cilt kanser belirtileri ise;

  • Vücutta tekrarlayan ve iyileşmeyen yaraların oluşması,
  • Kahverengi, kırmızı, mavi, küçük ya da kabarık renkte lezyonların oluşması,
  • Kanamalı ve kabuklu lezyonların görülmesi,
  • Kahverengi veya kırmızı lekelerin görülmesi,
  • Vücutta görülen benlerin sayısında ve boyutunda artışlar. Yani farklı türlerde benlerin oluşması,
  • Benlerin kenarlarının düzensiz, asimetrik, girintili çıkıntılı, 5 mm’den büyük ve farklı renklerde oluşması,
  • Benlerde kanama ya da değişiklik gözlemlenmesi,

Cilt Kanseri Tanısı Konması
Cilt kanserinde erken tanı çok önemlidir. Öncelikle kişilerin kendilerini muayene etmeleri gerekmektedir. Kişiler aydınlık bir alanda vücutlarındaki değişiklikleri tespit edebilirler. Vücutta görülmeyen yerler içinse bir el aynasından yardım alabilirler. Yapılan kontroller sonucunda daha önce olmadığı tespit edilen leke, ben ya da lezyonlara rastlanırsa beklemeden bir dermatologdan randevu alınmalıdır. Vücutta görülen değişimler doktor tarafından incelenecektir. Dermatoskopi olarak adlandırılan yöntem yardımıyla yapılan muayenede, cilt mikroskopla detaylı bir şekilde incelenecektir. Vücutta görülen lezyon veya benler incelendikten sonra cilt biyopsisine de başvurulabilir. Bu biyopside lezyon veya benden parça alınarak kanserli bir hücre olup olmadığı kontrol edilecektir. Çıkan sonuca göre eğer kanserli hücre varsa hangi tür cilt kanseri olduğu tespit edilecektir.

Cilt Kanseri Tedavisi Nasıl Gerçekleştirilmektedir?
Cilt kanseri tedavisi; kanserin türüne, büyüme evresine ve bulunduğu bölgeye göre farklılık göstermektedir. Bu kanser türünün tedavisinde pek çok farklı yöntem uygulanabilmektedir. Bu farklı tedavi yöntemlerinin tercih edilmesinin sebebi ise kanser görülen bölgede herhangi bir işlev kaybı yaşatmadan tümörden kurtulmaktadır. Ayrıca vücutta bu kanser çeşidi güneşin temaslı olduğu bölgelerde görüldüğü için tedavi boyunca estetik görünümde de bir farklılık olmaması için dikkat edilmektedir. Bu durumlara tam olarak riayet edilmesi adına tedavi sürecinin uzman bir doktor tarafından yapılması gerekmektedir.

Cilt Kanseri Tedavisinde Uygulanan Yöntemler
Kanser tedavilerindeki gelişmelere bağlı olarak cilt kanseri tedavisinde de uygulanan birçok tedavi yöntemi bulunmaktadır. Genel olarak bu tedavi yöntemleri ise;

Mohs Mikrografik Cerrahisi: Bu kanser tedavi yöntemi Melanom dışında diğer cilt kanserlerinde tercih edilebilmektedir. Bu tedavi yöntemiyle kanserli olan hücrelerin tamamı çıkarılmakta ve sağlıklı dokunun korunması amaçlanmaktadır. Bu özel teknik; el, ayak parmakları, kulak, burun, dudak, kafa derisi ve genital bölge gibi bölgelerde görülen kanserli hücrelerin tedavisinde tercih edilmektedir. Mohs mikrografik cerrahisinde, tümör alınarak incelenmektedir. Yani adım adım uygulanan bir tedavi şeklidir. Bu nedenle alanında deneyimli cerrahlar tarafından bu tedavi uygulanmalıdır.

Eksizyonel Cerrahi: Bu tedavi yöntemi, erken dönemde tanı konmuş tüm cilt kanseri türlerine uygulanmaktadır. Eksizyonel cerrahisinde kanserli hücreler ile beraber sınırlı sayıda da olsa sağlıklı dokular da çıkarılmaktadır.

Küretaj ve Elektrokoter: Metastaz yapma durumu olan, büyük ve agresif türdeki cilt kanseri vakaları için küretaj ve elektrokoter önerilmemektedir. Bu tedavi yöntemi yüzeysel bazal hücreli olarak adlandırılan cilt kanseri türleri için kullanılmaktadır. Lokal anesteziyle gerçekleştiren bu tedavi yöntemi ile lezyon, küret ismi verilen bir alet aracılığı ile vücuttan çıkarılmaktadır. Fakat kaşığa benzer bu aletin çıkaramadığı kanserli hücreleri çıkarma ve kanamayı durdurmak için elektrokoter adlı aletle bölge yakılmaktadır. Bu tedavi yöntemi kanserli hücrelerin vücuttan tamamen yok edilmesi için 2 ya da 3 kere daha tekrarlanabilmektedir.

Kriyoterapi: Yüzeysel ve diğer kanser türlerine göre daha küçük cilt kanseri vakalarında bu yöntem tercih edilmektedir. Bu tedavi yönteminde kanserli hücreler sıvı nitrojen kullanılarak dondurulmaktadır. Herhangi bir kesiye gerek olmadan ya da lokal anestezi yapılmadan uygulanan bu işlem, donan kanserli bölge kabarıp kabuklanmakta ve kendiliğinden düşmektedir. Bu dönemde şişlik ve kızarıklık görülebilmektedir. Ayrıca tedavi uygulanan bölgede pigment kaybı görülebilmektedir.

Fotodinamik Terapi: Bu yöntemle hücrelerin ışığa duyarlı olmaları için kanserli bölgeye lokal ilaçlar sürülmektedir. İlaç cilde nüfuz ettiğinde dermatolog bölgeye güçlü lazer ışınları uygulayacaktır. Tümörü ortadan kaldırmak için uygulanan bu terapide, az da olsa sağlıklı dokular zarar görebilmektedir. Tedavi sonrasında ise pullanma, soyulma, ağrı, şişkinlik ve kızarıklık gibi belirtiler görülebilir. Ayrıca tedavi sonrasında kişilerin 48 saat gibi bir süre güneş ışığından kaçınması gerekmektedir.

Radyoterapi: Kanserli hücreleri ortadan kaldırmak için uygulanan X ışınları, vücuda yayılmış tümörlerde veya ameliyata uygun olmayan tümörlerde uygulanmaktadır. İleri yaştaki veya ameliyat olmamaları gereken hastalıkları olan bireylerde de bu tedavi yöntemi diğer tedavi yöntemleriyle beraber uygulanmaktadır.

Cilt Kanserinden Korunma Yolları Nelerdir?
Cilt kanserin korunmak için alınması gereken kolay önlemler bulunmaktadır. Bu önlemler;

  • Yaz döneminde güneş ışınların yoğun olduğu 10.00-16.00 saatlerinde güneşlenmeyin ve bu dönemde gölge olan alanlarda bulunmaya dikkat edin. Yüz, göz, kulak ve boynunuz kapatan geniş şapkalar kullanın.
  • Yıl boyu 30 ya da daha yüksek faktörlü güneş koruyucular 4 saatte bir tüm vücudunuza uygulayın.
  • Solaryum gibi makinelerden uzak durun.
  • UV ışınlarından koruyan güneş gözlükleri tercih edin.
  • Kömür, arsenik gibi kimyasallardan uzak durun.
  • Düzenli olarak vücudunuzda oluşabilecek ben ve lezyonları kontrol edin ve şüphelendiğiniz bir durum olursa doktorunuzdan randevu alın.

Related Posts

Bir yanıt yazın